Karaciğer yağlanması olan hastaların beslenme alışkanlıkları ile antropometrik ölçümlerinin belirlenmesi
Özet
Bu çalışma; yeni karaciğer yağlanması tanısı almış bireylerin beslenme durumu ile
antropometrik ölçümleri ve kan biyokimyasal bulgularını belirlemek amacıyla
planlanıp yürütülmüştür. Kesitsel ve tanımlayıcı bir çalışmadır. Araştırma evrenini;
Başkent Üniversitesi Ankara Hastanesi İç Hastalıkları Gastroenteroloji Bölümü’ne
başvuran ve yeni karaciğer yağlanması tanısı almış hastalar oluşturmuştur. Bu
hastalar içinden 100 kişi gelişigüzel örnekleme yöntemi ile seçilmiştir. Anket
formları hastalara karşılıklı görüşme yolu ile uygulanmış ve sonrasında boy, kilo, bel
çevresi, kalça çevresi ve BKİ ölçümleri yapılarak anket formlarına yazılmıştır.
Çalışmaya katılan 100 hastanın %37’si erkek, %63’ü kadındır. Yaş ortalaması
(ortalama ± standart sapma) 44.68±13.58 yıldır. Erkeklerin %54.1’inin şişman,
kadınların ise %66.7’sinin şişman olduğu belirlenmiştir. Bireylerin ortalama
karbonhidrat alım düzeyleri düşük, günlük enerji alımı ve yağ tüketimi ise yüksek
bulunmuştur. Günlük besin öğeleri alım düzeyleri değerlendirildiğinde hem erkek
hem kadın bireylerde folik asidin yetersiz tüketildiği görülmüştür. Erkeklerin
%54.1’inin, kadınların ise %44.4’ünün düzenli öğün tüketmedikleri ve en az bir
öğünü atladıkları belirlenmiştir. Erkek bireylerin %67.6’sının kadınların ise
%38.1’inin hiç ara öğün tüketmedikleri belirlenmiştir. Bireylerin %15’i her gün,
%24’ü haftada birkaç gün dışarda yemek yemektedir. En sık atlanan öğün erkeklerde
sabah öğünü (%74.1), kadınlarda ise öğle öğünüdür (%54.5). Bireylerin %61’i şeker
ve şekerli yiyeceklere karşı istek duymakta, en çok istek duydukları şekerli yiyecek
tatlılar olarak bulunmuştur. Bireylerin %21’inin fruktozu günlük 50 g ve üzerinde
tükettikleri saptanırken %65’inin diyetle tükettikleri sükrozun enerjiden gelen
oranının %8 ve üzerinde olduğu saptanmıştır (p>0.05). Bireylerde en sık görülen
komplikasyonlar insülin direnci, obezite, hiperlipidemi ve hipertansiyondur.
Bireylerde ortalama AKŞ, ALT, total kolesterol, TG, LDL-kolesterol ve ürik asit
düzeylerinin referans değerlerinden daha yüksek, HDL-kolesterol düzeylerinin ise
vi
daha düşük olduğu belirlenmiştir. Bireylerin %83.1’inin HOMA-IR değeri ≥2.5
olarak bulunmuştur. Hem erkek hem kadın bireylerin günlük toplam enerji harcaması
günlük aldıkları enerji ortalamasından düşük bulunmuştur (p<0.05). Sonuç olarak,
fazla fruktoz tüketimi, yüksek yağlı diyet, yüksek enerji alımı, düşük enerji
harcaması, düzensiz öğün sayısı, insülin direnci, obezite, hiperlipidemi gibi
faktörlerin Non Alkolik Yağlı Karaciğer Hastalığı için tetikleyici risk faktörleri
olduğu belirlenmiştir. Bu nedenle bireyler karaciğer yağlanmasına yönelik beslenme
konusunda bilgilendirilmeli ve bireylerde farkındalık oluşması sağlanmalıdır.
Bu çalışma Başkent Üniversitesi Tıp ve Sağlık Bilimleri Araştırma Kurulu tarafından
KA 13/55 proje numarası ile onaylanmış ve Başkent Üniversitesi araştırma fonunca
desteklenmiştir.