Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisorAkdoğan, L. Elif Sade
dc.contributor.authorCorut, Hafize
dc.date.accessioned2015-02-17T08:56:22Z
dc.date.available2015-02-17T08:56:22Z
dc.date.issued2014
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/11727/1615
dc.description.abstractKardiyak resenkronizasyon tedavisi (KRT), kalp yetersizliği (KY) tedavisi için yeni bir tedavi yöntemidir. KRT’ ye yeterli yanıt alınamayan olgularda kalp pili optimizasyonu olumlu etkiler sağlamaktadır. Bu çalışmada KRT sonrası invazif olarak ve ekokardiyografi ile yapılan optimizasyonun, hemodinami ve hacim cevabı üzerindeki akut ve orta vadedeki etkilerinin karşılaştırılması hedeflenmiştir. Atriyoventriküler (AV) ve ventriküloventriküler (VV) gecikmenin programlamasında invazif yöntem ve ekokardiyografiyi karşılşatıran bu prospektif, klinik çalışmada olgular ekokardiyografi grubu (s=20) ve invazif grup (s=20) olarak ayrılmıştır. Başlangıçta tüm olgularda, her iki metotla, AV gecikme için 60’ tan 160 msn’ ye, VV gecikme için ise -60’ dan, +60 msn’ ye kadar tüm aralıklar test edilmiş ve sonrasında olguların yarısı invazif grup, yarısı ekokardiyografi grubu olarak randomize edilmiştir. Optimal AV ve VV gecikmeler, ekokardiyografi ile en iyi sol ventriküler çıkım yolu hız zaman integralini (SlVÇY-HZİ) ve en uygun diyastolik doluş zamanını (DDZ), invazif yöntemle ise en yüksek sol ventrikül dP/dtmax’ını sağlayan değerler olarak tanımlanmıştır. Altı ay sonunda, sistol sonu hacminde ≥%15 azalma, ve ejeksiyon fraksiyonunda (EF) >%5 mutlak artış anlamlı hacim cevabı, New York Kalp Birliği (NYHA) sınıfında ≥1 artış ise klinik cevap olarak değerlendirilmiştir. Optimal AV gecikmeler, %57.5 olguda, en fazla ±10ms farkla, optimal VV gecikmeler ise %65 olguda, en fazla ±20ms farkla uyumlu olarak saptanmıştır. Ekokardiyografi ile (DDZ:360±123 msn’ den, 467±137 msn’ ye; p<0.001, SlVÇY-HZİ: 13.5±4 cm’ den, 16±4.4 cm’ ye; p<0.001) ve invazif yöntemle (SlV dP/dtmax: 1088±327dynes/s’ den, 1336±327dynes/s’ ye; p=<0.001) yapılan optimizasyonlarda, akut hemodinamik cevapta istatistiksel olarak anlamlı bir düzelme olduğu görülmüştür. Altı ay sonunda, invazif yöntemle optimizasyon uygulanan hastaların %70’ inde klinik cevap, %40’ ında hacim cevabı, %70’ inde EF cevabı, ekokardiyografi ile optimizasyon uygulanan hastaların ise %45’ inde klinik cevap, %60’ ında hacim cevabı, %60’ ınde EF cevabı izlenmiştir (p=AD). Optimizasyon metodu, 6 ay sonunda klinik cevap ve hacim cevabının öngördürücüsü olarak bulunmamıştır. v Sonuç olarak, KRT optimizasyonunda hem invazif hemodinamik, hem de ekokardiyografi Doppler metodlarının, uygulanabilir ve etkili yöntemler olduğu saptanmıştır.tr
dc.language.isoturtr
dc.publisherBaşkent Üniversitesi Tıp Fakültesi
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccess
dc.subjectKalp yetersizliğitr
dc.subjectKardiak resenkronizasyon tedavisitr
dc.subjectOptimizasyontr
dc.titleKardiak resenkronizasyon tedavisi uygulanan hastaların pil optimizasyonunda invaziv yöntem ve ekokardiyografik yöntemin karşılaştırılmasıtr
dc.typespecialistThesistr


Bu öğenin dosyaları:

Thumbnail

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster