Karaciğer sirozu histopatolojik bulguları ile özofagus varisi varlığı arasındaki ilişki
Abstract
Çesitli çalısmalarda özofagus varisi varlığını predikte eden bazı parametreler ortaya konulmustur.
Bu çalısmanın amacı, siroz histopatolojik bulgularının klinik ve laboratuvar parametrelerle birlikte
değerlendirilerek; portal hipertansiyon bulgusu olan özofagus varisi ile iliskisini incelemektir.
Çalısmaya histopatolojik olarak siroz tanısı alan ve dosya bilgileri retrospektif olarak incelenen 42
erkek, 25 kadın, ortalama yas 51.6 ± 19.0 (yas aralığı 1-81) yıl olan toplam 67 hasta alındı.
Biyopsi örnekleri fibrozis, nodülarite, portal alan kaybı, santral ven kaybı, inflamasyon ve steatoz
açısından derecelendirildi. Ultrasonografik olarak dalak boyutu ve endoskopik olarak da özofagus
varisleri derecelendirildi. Ayrıca trombosit değerleri ve Child-Pugh skorları kaydedildi.
Hastaların 12’sinde (%17.9) mikronoduler, 27’sinde (%40.3) mikst noduler, 28’inde (%41.8)
makronoduler siroz saptandı. Child-Pugh A, B ve C dağılım oranları sırasıyla %74.6, %11.9 ve
%13.4 idi. Tek değiskenli analizle incelendiğinde yas ( p<0.001), trombosit sayısı (p=0.04), Child-
Pugh puanı (p=0.001), özofagus varisi (p=0.001), büyük özofagus varisi (p=0.03) ve splenomegali
varlığı (p=0.02) ile nodül morfolojisi, Child-Pugh puanının yüksekliği (p= 0.047) ile septal fibrozis
kalınlığı, santral ven kaybı ile özofagus varisi varlığı (p= 0.03) ve cinsiyet ( p=0.02 ), hepatosteatoz
ile Child-Pugh puanı (p=0.005) arasında anlamlı iliskili bulundu. Bu anlamlı iliskilere karsın diğer
histolojik parametreler olan; sinüzoidal fibrozis, portal alan kaybı ve interfaz inflamasyon (interfaz
hepatit) ile portal hipertansiyonun klinik ve laboratuvar parametreleri ve yas-cinsiyet gibi
demografik parametreler arasında istatistiki olarak anlamlı bir iliski gözlenmedi. Tek değiskenli
analizde özofagus varis varlığı ile iliskili bulunan parametrelerin çok değiskenli regresyon analizi
yapıldığında; ileri hastalık evresi [Child-Pugh puanı OR: 1.47, (C.I. % 95,0 ): 1.018-2.121,
p=0.040 ], mikronodülarite varlığı [OR: 0.318, (C.I. % 95,0 ): 0.120-0.842, p=0.021] ve santral
ven kaybının derecesi [OR: 5.231, (C.I. % 95,0 ): 1.132-24.176, p=0.034]ile özofagus varis varlığı
arasında iliski saptandı. Ancak büyük özofagus varisi varlığı açısından benzer anlamlı bir iliski
bulunamadı. Trombositopeni ile de anlamlı bir iliski görülemedi.
Sonuç olarak, trombositopeni ve splenomegali büyük özofagiyal varis varlığını predikte edebilse
de; varis varlığında asıl etken siroz histopatolojisi ile ilgili özelliklerdir. Varis taramasında bazı
histolojik lezyonların eslik ettiği siroz tanısının kendisi önemli ve yeterli bir sebep olarak
görünmektedir.