Endometriyum ve over yüksek dereceli seröz adenokarsinomlarında p16, P53 ve Ki-67 (MIB-1) dışavurumlarının ayırıcı tanı ve prognostik parametreler ile ilişkisi
Özet
Over karsinomları; jinekolojik malignensiler arasında en yüksek mortaliteye sahiptir. Over
seröz adenokarsinomlar (OSA) over tümörlerinin %30’unu oluşturmakta olup çoğunluğu
yüksek derecelidir. Endometriyal seröz adenokarsinomlar (ESA) ise; endometriyal
karsinomlarının %5-10’unu oluşturur. Endometriyoid karsinomla karşılaştırıldığında daha
yaşlı popülasyonda görülür ve daha agressif seyirlidir.
OSA ile ESA’lar erken metastaz ve yaygın invazyon gösteren tümörlerdir. Çoğu vakada
tanı sırasında hem overler hem de endometriyumda tümör vardır. Morfolojik olarak da
benzer olan bu tümörler farklı biyolojik davranışa sahiptir. Bu nedenlerden dolayı bu iki
tümörün ayırıcı tanısı çok önemlidir.
Benzer morfolojiye sahip bu iki tümörün ayırıcı tanısı ile ilgili literatür çalışmaları
çoğunlukla WT1, Her-2/neu gibi belirteçleri içermekte olup p16 ve p53 belirteçleri ile ilgili
az sayıda çalışma yapılmıştır. Bu çalışmalardan en kapsamlı olanında; OSA tanısı almış 10
vaka ile ESA tanısı almış 11 vaka kullanılmıştır. Ancak ESA tanısı alan 11 vakanın 6
tanesi mikst tümör iken sadece 5 tanesi pür seröz adenokarsinomdur. Endometriyal
tümörler ile ilgili bazı çalışmalarda Ki-67 (MIB-1) proliferasyon indeksinin p16 ve p53
dışavurumları ile korelasyon gösterdiği saptanmıştır.
Benzer morfolojiye sahip OSA ile ESA arasındaki ayırıcı tanı için p16, p53, Ki-67 (MIB-
1) dışavurum paternlerinin değerini ve bu belirteçlerin her iki lokalizasyondaki tümörler
için prognostik parametreler ile ilişkisini incelemek için yapılan bu çalışmada ESA
olgularının hepsinin pür seröz adenokarsinom olması nedeniyle az sayıda vaka ile yapılan
seyrek çalışmanın bulunduğu literatüre katkıda bulunmak amaçlanmıştır.
Klinik veriler ve immunohistokimyasal inceleme sonuçları istatistiksel olarak
değerlendirildiğinde p16 ve p53 dışavurumları OSA ve ESA ayırıcı tanısı için anlamlı
olmamakla beraber her iki lokalizasyondaki tümörlerin kötü prognostik faktör
içerenlerinde p16 belirteci ile boyanma yüzdelerinin p53 antikoru ile boyanma
yüzdelerinden yüksek olduğu saptanmıştır. OSA ve ESA’larda Ki-67 belirteci ile yapılan
incelemelerde her iki lokalizasyondaki tümörlerin Ki-67 proliferasyon indeksinin anlamlı
farklılık göstermediği görülmüştür.
Sonuç olarak; OSA ve ESA olgularında p16, p53 ve Ki-67 ile yapılacak
immünohistokimyasal çalışmanın ayırıcı tanı için faydalı olmadığı, ancak özellikle p16
belirteci boyanma yüzdesinin kötü prognozun bir göstergesi olabileceği dikkati çekmiştir.