Deneysel ayarlanabilir sütür ile şaşılık cerrahisi modelinde suramin, genistein ve duragen bariyer matriksin mekanik, immünhistokimyasal ve histopatolojik etkileri
Özet
Ayarlanabilir sütür cerrahisi ile ilgili araştırmalarda temel hedeflerden biri
dokuda fibrozis ve yapışıklıkları engellemek ve ayarlanabilirlik süresini arttırmaktır.
Geç dönemdeki ayarlamalarda sonucun daha stabil olduğu düşünülmektedir.
Çalışmamızda şaşılık cerrahisinde ayarlanabilir sütür uygulamasında fibrozis ve
enflamasyonun önlenmesi ve ayarlamanın geciktirilebilmesi için antifibrotik bir ajan
olan suramin, antiadeziv ve antiproliferatif özellikte olan genistein ve mekanik
bariyer oluşturan selüler matriks (DuraGen) kullanılmıştır. Bu amaçla, 18 Yeni
Zelanda albino tavşanının 36 gözünde ayarlanabilir sütür tekniği kullanılarak üst
rektus kasına geriletme yapılmıştır. Kas ve komşu dokular arasında yapışıklığın
önlenebilmesi amacıyla suramin (250 mg / ml), genistein (0,5 mg / ml) ve DuraGen
bariyer matriks (1 x 0,5 cm büyüklük ve 0,2 mm kalınlıkta) üst rektus kasının üst ve
alt yüzeyine uygulanmış ve bunların mekanik, histopatolojik ve
immünohistokimyasal etkileri incelenmiştir. Bu üç çalışma grubuyla karşılaştırılmak
üzere iki kontrol grubu oluşturulmuştur. Bu kontrol gruplarından birisinde genistein
preparatının çözücüsü olduğu için olası çapraz etkiyi gözlemek amacı ile
dimetilsülfoksit
(DMSO) kullanılmış, diğer kontrol grubunda ise herhangi bir ilaç kullanılmadan
serum fizyolojik (SF) ile yıkama yapılarak üst rektus kasına 5 mm geriletme işlemi
uygulanmıştır. Cerrahi işlem yapıldıktan sonra 2, 7, 14 ve 21. günlerde ayarlama
sırasında kasın hareket miktarı ölçülmüş, kas çekilirken uygulanan kuvvet düzeyleri,
kas ve sklera dokuları ile kas ve konjonktiva dokuları arasında oluşan yapışıklık
düzeyi derecelendirilerek kaydedilmiştir. Yirmibirinci günde tüm gözlere
enükleasyon yapılmış, kas, komşu sklera ve konjonktivayı içeren dokular,
histopatolojik ve immünhistokimyasal inceleme için % 10 formaldehit solüsyonuna
konulmuştur. Hematoksilen eosin (HE) boyası kullanılarak histopatolojik inceleme
yapılmış, immünohistokimyasal incelemede ise VEGF, MAC 387, TGF-β, b-FGF
ekspresyonları araştırılmıştır.
Mekanik inceleme sonuçları değerlendirildiğinde, kas-sklera ve kaskonjonktiva
dokuları arasındaki yapışıklığın tüm gruplarda süreyle birlikte arttığı
görülmüştür. Genistein grubundaki bir göz dışında 14. günde tüm gruplardaki
gözlere ayarlama yapmak mümkün olmuştur. Yirmibirinci günde DuraGen
grubundaki tüm gözlere ayarlama yapılabilirken, suramin grubunda 3 göze ayarlama
yapılmış, diğer gruplarda üst rektus kasını hareket ettirmek mümkün olmamıştır.
Kas-konjonktiva dokuları arasındaki yapışıklığın gruplar arasındaki
karşılaştırılmasında 2 ve 7. günde anlamlı fark bulunmuştur. Bu fark, suramin ve
DuraGen gruplarındaki yapışıklığın az olmasından kaynaklanmıştır. Kas-sklera
dokuları arasındaki yapışıklık 2. ve 7. günde istatistiksel olarak anlamlı fark
göstermiş, bu farkın hem 2, hem de 7. günde genistein ve DMSO gruplarında
yapışıklığın az olmasından kaynaklandığı saptanmıştır. Kas çekilirken uygulanan
kuvvet düzeyleri incelendiğinde 14 ve 21. günlerde farkın anlamlı olduğu
görülmüştür. Bu fark, 14. günde suramin ve duragen gruplarında, 21. günde ise
duragen grubunda kası çekmek için gereken kuvvet miktarının düşük olmasından
kaynaklanmıştır.
HE ile yapılan histopatolojik incelemede dev hücre sayısının sadece genistein
grubunda kontrol grubundan anlamlı olarak az olduğu görülmüştür.
İmmünohistokimyasal incelemede ise suramin ve genistein gruplarında
VEGF, MAC 387, TGF-β ve b-FGF ekspresyonunun anlamlı olarak az olduğu
saptanmıştır. DuraGen grubunda da kas içinde damar endoteli ve stromal yangısal
infiltratta b-FGF ekspresyonu ve stromal yangısal infiltratta VEGF ekspresyonu SF
kontrol grubundan anlamlı düzeyde düşük bulunmuştur.
Çalışmamızın sonucunda suramin ve genisteinin cerrahi sahada fibrotik
cevabı belirgin azalttığı görülmüştür, ancak selüler bariyer matriks olarak kullanılan
DuraGen en etkin şekilde geç dönem ayarlamaya olanak sağlamıştır.
One of the main goals of investigation about adjustable suture surgery has
been to prevent adhesions and fibrosis in surgical tissue, and to increase the period
before adjustment procedure. The results of delayed adjustment have been
considered as more stabile. In our study, suramin an antifibrotic agent , genistein an
agent with antiadhesive and antiproliferative features, and a cellular matrix
(DuraGen) which constitutes a mechanical barrier and hold apart the tissues were
used in adjustable suture surgery to prevent fibrosis and inflammation, reduce
scarring and to delay adjustment procedure. For this purpose, using adjustable suture
technique, 5 mm recession of superior rectus muscle has been performed in 36 eyes
of 18 New Zealand albino rabbits. Suramin (250 mg/ml), genistein (0,5 mg/ml) and
DuraGen barrier matrix (1 x 0,5x0,2 cm dimensions) has been applied over and
under the surface of superior rectus muscle to prevent adhesions between the muscle
and surrounding tissues and their mechanical, histopathological and
immunohistochemical effects have been investigated. Two control groups have been
designed, one with DMSO, the solvent of genistein solution, and the second control
group has been constituted by only rinsing the surgical area by SF.
After surgery the necessary force to adjust and the length of adjustment was
measured on days 2, 7, 14 and 21, and the degree of adhesion between the muscle,
sclera and conjunctiva were graded on a 0 to 4+ scale. Enucleation was done in all
eyes at the twenty-first day, tissues containing muscle, adjacent sclera and
conjunctiva were placed into % 10 formaldehyde solution for histopathological and
immunohistochemical investigation. Histopathological investigation was done by
using hematoksilen eosin (HE) staining, and VEGF, MAC 387, TGF-β, FGF
expressions were investigated by immunohistochemical stains.
Histopathological investigation with HE displayed significantly less number
of giant cells in genistein group compared with control groups.
In immunohistochemical investigation suramin and genistein groups revealed
significantly less tissue expressions of VEGF, MAC 387, TGF-β and b-FGF.
However, in DuraGen group b-FGF expression in vascular endothelial cells within
muscle tissue and in stromal infiltrative cells and VEGF expression in stromal
infiltrative cells were also found lower than SF control group.
When mechanical results were evaluated, adhesions between muscle-sclera
and muscle-conjunctiva tissues in all groups displayed a progressive increase during
the observational time period. It has been possible to make adjustment in all eyes
except one eye in genistein group on day 14. On day 21 all eyes in DuraGen group
and 3 eyes in suramin group could be adjusted however it was not possible to move
superior rectus muscle in other groups.
When the amount of force necessary for adjustment was evaluated a
significant difference was observed between the groups on days 14 and 21. This
difference was exerted by Suramin and DuraGen groups on day 14 and DuraGen
group on day 21 where less force was required for adjustment.
When the groups were compared for muscle-conjunctiva and muscle-sclera
adhesions Suramin and DuraGen groups displayed significantly less muscleconjunctiva
adhesions on days 2 and 7 and Genistein and DMSO groups revealed
substantially less muscle-sclera adhesions on days 2 and 7. The difference between
groups was not different on days 14 and 21.
In conclusion suramin and genistein induced a significant decrease in fibrotic
reaction in surgical area, however DuraGen constituting a cellular barrier matrix
provided the longest period for delayed adjustment.