Ülke markası inşa sürecinde Türkiye'nin tanıtımı : kurumlar, stratejiler ve uygulamalar
Özet
Son yıllarda hızla artan teknolojik geliĢmeler, küreselleĢmenin de hızını
arttırmıĢ ve ülkeler arasındaki her tür mesafe iyice azalmıĢtır. Bunun sonucunda
sınırların ortadan kalktığı ve uluslar arasında bir bütünleĢenin sağlandığı
düĢünülmektedir. Ancak küresel pazarda farklı açılardan avantaj sağlamak için
ülkeler değiĢik yöntemlerle farklılaĢma yollarını benimsemiĢlerdir. Artan rekabet
koĢulları sonucunda bütünleĢme söylemi farklılaĢma çabalarını doğurmuĢ, bu
çabaların sonuçlarından biri olarak dıĢ tanıtım süreci hızlanmıĢ ve sınırlar bu
anlamda daha da belirginleĢmiĢtir. Ülkelerin dıĢ tanıtım sürecinde ki en önemli aracı
ise markalaĢma, marka ülke olmalarıdır.
Aynen ürünlerde olduğu gibi ülkeler de diğer ülkelerin ve insanların gözünde
yarattıkları imaj ve tanımlanmaları sonucunda konumlandırılmaya baĢlanmıĢtır. Ġmaj,
tanıtım ve rekabet için çok önemli bir araç halini almıĢtır. Dolayısıyla ülkeler,
varoluĢlarını devam ettirebilmek ve rekabete uyum sağlayabilmek için imaj ve
tanıtım çalıĢmalarına hız vermiĢler hatta markalaĢma yolunda adımlar atmaya
baĢlamıĢlardır. Bunun sonucunda da ülke markası olgusu ortaya çıkmıĢtır.
Marka inĢasındaki ülkelerin, uluslararası rekabet ortamındaki konumları; siyasi
ve ekonomik iliĢkilerini önemli boyutlarda etkilemektedir. Marka olmak isteyen
ülkeler; uluslararası medya, diğer ülke ve hükümetlerin dikkatini çekmek
zorundadırlar. Hedef kitlelerinin nezdinde olumlu imaj oluĢturmak, saygı ve güven
hissi uyandırmak için aday ülkeler; birbirleriyle devamlı rekabet halindedirler. Bu
amaçla, ülkelerin kamu kurum ve kuruluĢları ile özel sektör firmaları, sürdürülebilir
ve baĢarılı tanıtım faaliyetleri gerçekleĢtirerek bu rekabet ortamında en fazla payı
almayı hedeflemektedir.
AraĢtırma niteliksel bir araĢtırmadır. AraĢtırma kapsamında yapılan literatür
incelenmesinden sonra “marka ülke” olma sürecindeki Türkiye’nin, kamu
kuruluĢlarının tanıtım stratejileri ve uygulamaları incelenmiĢ ve kurumların bu sürece
katkıları ortaya konmuĢtur. Literatür taramasının yanında kurumların çalıĢanları ile
II
yarı yapılandırılmıĢ sorular sorularak derinlemesine görüĢmeler gerçekleĢtirilmiĢtir.
AraĢtırmada incelenen kurumlar sırasıyla; Kültür ve Turizm Bakanlığı, DıĢiĢleri
Bakanlığı, BaĢbakanlık Tanıtma Fonu, Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü,
Anadolu Ajansı, Türk ĠĢbirliği ve Kalkınma Ġdaresi BaĢkanlığı (TĠKA) ve Türkiye
Radyo Televizyon Kurumu (TRT)’dur.