Yetişkin bireylerde diyetin inflamatuvar indeksi ile beslenme durumları arasındaki ilişkinin saptanması
Abstract
Bu çalışmada, yetişkin bireylerin beslenme durumlarının saptanarak diyetin
inflamatuvar indeksi (Dİİ) ile arasındaki ilişkinin belirlenmesi amaçlanmıştır.
Çalışmaya, Şubat - Eylül 2017 tarihleri arasında Özel Ortadoğu Hastanesi Dahiliye
Polikliniğine başvuran 119 yetişkin kadın birey dahil edilmiştir. Bireylerin sosyodemografik
özellikleri, fiziksel aktivite durumları ve beslenme alışkanlıkları anket
formuna kaydedilmiştir. Bireylerin antropometrik ölçümleri, bazı biyokimyasal
parametreleri ve üç günlük besin tüketim kayıtları değerlendirilmiştir. Diyet
inflamatuvar indeksi skorlama sistemi diyetin inflamatuvar göstergeler üzerine
etkisinin incelendiği çalışmalardan yola çıkarak geliştirilmiştir. Besin ögesi
inflamasyonu arttırıcı (pro-inflamatuvar) etki gösteriyorsa pozitif, inflamasyonu
önleyici (anti-inflamatuvar) etki gösteriyor ise negatif skorlanmaktadır. Bu
çalışmada bireylerin üç günlük besin tüketim kayıtlarından yararlanılarak diyet
inflamatuvar indeksleri hesaplanmıştır. Bunların yanı sıra hastalara Beck depresyon
ölçeği uygulanmıştır. Çalışmaya katılan bireylerin yaş ortalaması 36.2±10.22 yıl
olarak tespit edilmiştir. Beden kütle indeksi (BKİ) gruplamasına göre bireylerin
%36.1’i hafif şişman (BKİ 24.9-29.9 kg/m2), %49.6’sı şişman (BKİ≥30 kg/m2)
olduğu belirlenmiştir. Bireylerin diyet inflamatuvar indeksi değerleri quartillere
ayrılarak değerlenmiştir. Bireylerin diyet inflamatuvar indeksi sınır değerleri -3.32 ile
4.74 arasında değişmektedir. Diyet inflamatuvar indeksi ortalama değeri 0.18±1.73
olarak saptanmıştır. Diyet inflamatuvar indeksi quartillerine göre bireylerin C-reaktif
protein ve diğer biyokimyasal parametreleri arasında anlamlı farklılık bulunmamıştır
(p>0.05). Bireylerin yaşları ile diyet inflamatuvar indeksleri arasında negatif bir ilişki
olduğu görülmüştür (p<0.05). Antropometrik ölçümler, bazal metabolizma hızı,
toplam enerji harcaması ve fiziksel aktivite düzeyinin quartiller arasında önemli
farklılık göstermediği tespit edilmiştir (p>0.05). Diyet inflamatuvar indeksi düşük
olan bireylerin diğerlerine göre günlük diyetle protein, çoklu doymamış yağ asitleri (ÇDYA), omega-3 ve posa alımları önemli olarak daha yüksek bulunmuştur
(p<0.05). Diyet inflamatuvar indeksi yüksek olan bireylerin, A, E, B6, C vitamini ve
folat, tiamin, riboflavin, niasin alımları Dİİ düşük olan bireylere göre önemli olarak
daha düşük bulunmuştur (p<0.05). Ayrıca bireylerin magnezyum, potasyum,
kalsiyum, fosfor ve demir alımları Dİİ düşük olan bireylerde önemli olarak daha
yüksek bulunmuştur (p<0.05). Bireylerin Dİİ quartilleri ile yeşil çay, siyah çay,
kahve tüketimi, metabolik sendrom (MetS), depresyon ve uyku süreleri arasında
önemli bir farklılık bulunmamıştır (p>0.05). Sonuç olarak yetişkin bireylerin diyet
içeriklerinin diyet inflamatuvar indeksini etkilediği gösterilmiştir. Bireylerin diyetin
inflamatuvar yükünü azaltacak şekilde günlük diyetlerinde enerji, makro ve mikro
besin ögeleri ile anti-inflamatuvar besinleri yeterli miktarda bulundurmaları obezite,
MetS, Tip 2 diyabet (Tip 2 DM), kardiyovasküler hastalıklar (KVH) gibi kronik
hastalıkların önlemesinde yarar sağlayacaktır.
In this study, it was aimed to estimate the nutritional status of adult individuals and
determine the relationship between nutritional status and dietary inflammatory index
(DII) . In the study, 119 adult women who applied to the Private Middle East
Hospital Internal Medicine Policlinic were included between February and
September 2017. Socio-demographic characteristics, physical activity status and
eating habits of the individuals were recorded in the questionnaire form. Individuals’
anthropometric measurements, some biochemical parameters, and three-day
nutritional records were assessed. The dietary inflammatory index scoring system
was developed by the studies that analyzed the effects of the diet on inflammatory
markers. The scoring was done positive if the food item enhanced inflammation
effect (pro-inflammatory), whereas it was scored negative in case inflammation
effect was reduced (anti-inflammatory). In this study, the dietary inflammatory
indexes were calculated by using the three-day food consumption records of the
individuals. In addition to these, the Beck depression scale was applied. The mean
age of the participants in this study was determined as 36.2±10.22 years. According
to the body mass index (BMI) classification, 36.1% of the individuals were found to
be overweight (BMI 24.9-29.9 kg/m2) and 49.6% obese (BMI≥30 kg/m2).
Individuals DII values in the study were assessed by division of quartiles.
Individuals' dietary inflammatory index limit values range from -3.32 to 4.74. The
mean value of DII was determined as 0.18±1.73. There was no significant difference
between C-reactive protein and other biochemical parameters of individuals
according to dietary inflammatory index quartiles (p> 0.05). It was found that there
was a negative correlation between individuals' age and DII (p <0.05).
Anthropometric measurements, basal metabolic rate, total energy expenditure and
physical activity level were not significantly different in quartiles (p> 0.05). Dietary protein, polyunsaturated fatty acids (PUFA), omega-3 and fiber intake of individuals
with low DII were found to be significantly higher than the others (p <0.05). Dietary
A, E, B6, C vitamins and folate, thiamin, riboflavin and niacin intake of individuals
with high DII were found to be significantly lower in subjects than those with low
DII (p <0.05). In addition, magnesium, potassium, calcium, phosphorus and iron
intake of the subjects were found to be significantly higher in individuals with low
DII (p <0.05). There was no significant difference between DII quartiles and
consumption of green tea, black tea and coffee, the presence of metabolic syndrome
(MetS), depression status, and sleep duration of individuals (p>0.05). In conclusion,
it has been shown that dietary contents of adult individuals affect the dietary
inflammatory index. Reducing the inflammatory burden of the diet of individuals by
considering adequate amounts of energy, macro and micro-nutrients and antiinflammatory
nutrients intake may help to prevent chronic diseases such as obesity,
metabolic syndrome, type 2 diabetes (Type 2 DM), cardiovascular diseases (CVD).