Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisorKayıpmaz, Afşin Emre
dc.contributor.authorAkçebe, Ayşegül
dc.date.accessioned2019-07-25T11:14:22Z
dc.date.available2019-07-25T11:14:22Z
dc.date.issued2019
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/11727/3783
dc.description.abstractSıklıkla derin bacak venlerinden kaynaklı bir pıhtının pulmoner damarları kısmi ya da tam olarak oklüde etmesi sonucu oluşan pulmoner embolinin morbidite ve mortalitesi yüksektir. 2014 ESC kılavuzuna göre yapılan sınıflandırmada hemodinamik durum anstabil olduğunda “yüksek riskli”, stabil olduğunda “yüksek riskli olmayan” şeklinde sınıflandırılmaktadır. Yüksek riskli olmayan grupta ise sağ ventrikül disfonksiyonu varsa “orta riskli” yok ise “düşük riskli” olarak ayrım vardır. Yapılan bu sınıflandırmaya göre tedavi ve tanı stratejileri değişmektedir. Sağ ventrikül yetmezliğini belirlemede ekokardiyografi kullanılır. Ekokardiyografinin operatör bağımlı olması ve her zaman ulaşılabilir olmaması sağ ventrikül disfonksiyonu göstermede yeni basit, erişilebilir ve ucuz yöntemler aranmaya başlanmasına sebebiyet vermektedir. Bu çalışmada, Başkent Üniversitesi Ankara Hastanesi erişkin acil servisinde Nisan 2011-Aralık 2017 yılları arasında bilgisayarlı tomografi pulmoner anjiyografi kullanılarak pulmoner emboli tanısı alan hastaların retrospektif olarak inceledik. Tüm olguların yaş, cinsiyet, sigara kullanımı, ek hastalıklar, kan basıncı değerleri, semptomlar, kan basıncı değerleri, bilgisayarlı tomografi pulmoner anjiyografi ve ekokardiyografi sonuçları, tedavi durumlarını inceledik. Bu değişkenler ile sağ ventrikül disfonsiyonu, yeni bir parametre olan kan basıncı indeksi ve mortalite arasındaki ilişkiyi araştırdık. Çalışma kapsamına toplamda 138 hastayı dâhil ettik. Hastaların ortanca yaşı 72 (23), %58,7’si kadındı. Ekokardiyografi sonuçlarına göre 45 hastada sağ ventrikül disfonsiyonu (RVD-sağ ventrikül dilatasyonu, sistolik işlev bozukluğu, TAPSE ≤17 mm) saptadık. Hastaların ilk bakılan sistolik kan basıncına diyastolik kan basıncını oranlayarak kan basıncı indeksini (KBİ) hesapladık. RVD gelişen hastalarda KBİ 1,68 (0,46), RVD gelişmeyen hastalarda 1,78 (0,36) idi. İstatistiksel analiz sonucunda RVD olan ve olmayan iki grup arasında BPI yönünden (p=0,050) istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptamadık. Erken mortalite gözlenen ve gözlenmeyen gruplar arasında KBİ yönünden de anlamlı fark saptamadık (p=0,102). Sonuç olarak kan basıncı indeksi ve sağ ventrikül yetmezliği arasındaki ilişkiyi belirlemek için daha fazla araştırılma yapılmasına ihtiyaç vardır. Pulmonary embolism is usually caused by a clot originating from deep veins in the legs which partially or completely occludes pulmonary vessels and has a high morbidity and mortality rate. 2014 ESC guide classifies unstable hemodynamic state as “high risk” and stable hemodynamic state as “non-high risk”. Non-high risk group patients can be divided into two- those with right ventricular dysfunction present are classified as “medium risk group” and those without RVD classified as “low risk group”. Treatment and diagnosis strategies change according to this classification. Echocardiography is used to detect right heart failure. Due to echocardiography being operator-dependant and unavailable at times started the search for new cheaper, more accessible and more basic methods to identify right ventricle failure. For our study, we retrospectively screened the data of patients who were diagnosed with pulmonary embolism with the use of computer tomography pulmonary angiography, during the period of April 2011 and December 2017, in Başkent University Ankara Hospital emergency service. Patients’ age, sex, tobacco use, presence of other diseases, blood pressure, CT results, pulmonary angiography and echocardiography results and treatment progress is taken into consideration. These variables are also taking into consideration in relation to right ventricular dysfunction, with blood pressure index as a new parameter and its relation with the mortality of the patients. A total of 138 patients were included with a median age of 72(23) and 58.7% of which were women. According to echocardiography results; 45 patients were diagnosed with right ventricular failure (RVD- Right ventricle dilatation, systolic dysfunction, TAPSE ≤17 mm). Patients’ first systolic and diastolic pressure was measured and blood pressure index (BPI) was calculated. In patients with RVD, BPI was calculated as 1.68 (0.46) and in patients without RVD, BPI was calculated as 1.78 (0.36). There were statistically no difference between the group with RVD and without RVD in relation to BPI (p=0.050). There were also statistically no difference between the group with early mortality and without early mortality (p=0.102). In conclusion, further studies need to be conducted to determine the relation between BPI and right ventricular failure.en_US
dc.language.isoturen_US
dc.publisherBaşkent Üniversitesi Tıp Fakültes
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccessen_US
dc.subjectAcil bakımen_US
dc.subjectPulmoner embolien_US
dc.subjectSağ ventrikül yetmezliğien_US
dc.subjectKan basıncı indeksien_US
dc.titleAcil serviste pulmoner emboliye bağlı sağ ventrikül disfonksiyonunun bir göstergesi olarak kan basıncı indeksien_US
dc.typespecialistThesisen_US


Bu öğenin dosyaları:

Thumbnail

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster