Bütünleşme çabalarının göç alanında çalışan sosyal hizmet uzmanları gözünden değerlendirilmesi
Özet
2011 yılından bu yana ülkemizde resmi olarak sayıları 5 milyonu aşan Ortadoğu kökenli
insan yaşamaktadır. Bunların çoğu Suriyeli olmakla birlikte Türkii Cumhuriyetlerden de
insanlar bu süreç içerisinde Türkiye’ye çeşitli sebeplerle gelmişlerdir. Resmi sayılara göre
Türkiye’nin nüfusunun 1/16 oranına denk gelen kitlenin önemli bir kısmı Türkiye’yi
Avrupa’ya uzanan bir köprü niteliğinde değerlendirse de araştırma bu insanların Avrupa’dan
ziyade önemli bir kısmının Türkiye’de kalacağını işaret etmektedir. Kısa süre içerisinde 5
milyonu aşkın bir nüfusa ev sahipliği yapan Türkiye’nin iyi planlanmış, sürdürülebilir ve
öngörülebilir bir bütünleşme planının olması zorunluluğu da sayının yüksek olmasından
ziyade insan haklarının getirdiği bir mecburiyet gereği ele alınmalıdır.
Yapılan araştırma; sosyal hizmet uzmanlarının perspektifinden Türkiye’de yürütülen
bütünleşme çalışmalarını ele almış, sosyal hizmet uzmanlarının bu süreç içerisindeki
rollerini tartışmıştır. Bu bağlamda düzensiz göç ve savaş mağduru insanlarla çalışan 9 sosyal
hizmet uzmanıyla yarı yapılandırılmış mülakat tekniğiyle derinlemesine görüşmeler
yapılmıştır. Farklı illerden/bölgelerden olan bu görüşmecilerin hepsi sosyal hizmet
uzmanıdır.
Araştırmanın bulgularından elde edilen sonuçlar değerlendirilirken oluşturulan başlıklar;
insan hakları temelinde, sosyal hizmet disiplininin özünü oluşturan değerler ışığında
oluşturulmuştur. Bu bağlamda bazı ana temalar ve alt temalar belirlenmiştir. Eğitim,
ekonomik olanaklar/olanaksızlıklar, bütünleşme ekseninde hak temelli yaklaşım” olarak
belirlenmiştir. Ana temaların yanında yer alan tartışma kısmında ise “pratik ve teori temelli
kavram karşılaştırması; uyum ve bütünleşme konusu yer almaktadır.
Bulgulardan elde edilen verilerin ışığında öneriler dizisi oluşturulmuştur. Yasal
prosedürlerden eğitim alanına, dil bariyerinden istihdam ve planlama politikalarına, sağlık ve adli sisteme yönelik önerilerden gelen insanların sürecin içerisine dahil edilmesi (karar
mekanizmalarına katılmaları gibi) birçok temel konular ele alınmıştır.
Since 2011, more than 5 million people of Middle Eastern origin have been living in our
country officially. Although people in the Turkic Republics came to Turkey for various
reasons in this process, most of them are Syrians. According to the official numbers their
population ratio is 1/16 of Turkey’s total population. Eventough, the majority of this
population says that they are seeing Turkey as a bridge to reach Europe, the researches claim
that most of them will stay in Turkey.
Turkey, home to a refugee population of over 5 million, requires a well-planned, sustainable
and predictable integration plan which also should be considered as a necessity of human
rights rather than high population.
This research tackles the issue of integration work carried out in Turkey, discusses the roles
of social workers in this process, from the perspective of social workers. In this context, indepth
interviews were held with semi-structured interview technique with 9 social workers
working with people who are victims of irregular migration or war.
The titles created while evaluating the results obtained from the findings of the research; was
created on the basis of human rights in the light of the values that form the core of social
work discipline. In this context, some main themes and sub-themes have been identified.
Education, economic possibilities / impossibilities have been determined as a rights-based
approach in the integration progress. Under the discussion topic, besides the main theme,
practical and theory-based concept comparison and adaptation-integration issues are
discussed.In the light of the data obtained from the findings, a series of suggestions was created. Many
basic issues have been addressed, such as; including people from legal procedures to the
field of education, the language barrier, employment and planning policies, and suggestions
for health and judicial system (such as participation in decision-making mechanisms). In the
light of the data obtained from the findings, a series of suggestions was created. Many basic
issues have been addressed, including people from legal procedures to the field of education,
from the language barrier to employment and planning policies, and suggestions for health
and judicial system (such as participation in decision-making mechanisms).