Zayıflama diyeti uygulanan obez bireylerde beslenme zamanının sirkadiyen ritim belirteçleri üzerine etkisi
Özet
Beslenme zamanı, suprakiazmatik saat üzerinde net bir eşzamanlama etkisi olmayan çevresel osilatörler için güçlü bir eşzamanlayıcıdır. Günlük yiyecek alımını belirli zaman aralığıyla sınırlandırma ağırlık kaybına yardımcı olmak ve metabolik sağlığı iyileştirmek için enerji kısıtlamasına bir alternatif yol olarak son yıllarda büyük ilgi görmüştür. Bu araştırma, beslenme zamanının zayıflama diyeti uygulayan bireylerde sirkadiyen ritim belirteçleri üzerindeki etkisini incelemek üzere planlanmış ve yürütülmüştür. Çalışma, Eylül 2019 – Ekim 2020 tarihleri arasında Başkent Üniversitesi Ankara Hastanesi Endokrin Polikliniğine başvuran kadın bireyler arasından çalışmaya katılmayı kabul eden gönüllü bireyler ile yürütülmüştür. Çapraz tasarımlı randomize olan bu çalışmaya, 20 – 50 yaşları arasında, beden kütle indeksi (BKİ) 25 – 35 kg/m2 arasında olan, herhangi bir kronik hastalığı olmayan, son 6 ayda diyet hikayesine sahip olmayan ve düzenli gece uykusuna (yatış zamanı 22:00-00.00; uyanış zamanı 06:00- 08:00) sahip olan toplam 29 kadın birey dahil edilmiştir. Bireyler, Grup I (n=15) ve Grup II (n=14) olmak üzere randomizasyon yöntemi ile 2 gruba ayrılmıştır. Bireylerin ağırlık kaybetmesini amaçlayan enerji kısıtlaması olan bireysel beslenme planları oluşturulmuştur. Bu beslenme planları, Grup I’deki bireylere ilk 4 hafta güneşin doğumundan batımına kadar olan süreç içerisinde “zaman kısıtlı beslenme”, Grup 2’deki bireylere ise günün her saatinde yemek yiyebilme olanağı veren “serbest zamanlı beslenme” olacak şekilde bireylere uygulanmıştır. İlk müdahale sürecinin sonunda gruplar 1 haftalık arınma süreci sonunda Grup I’deki bireylere serbest zamanlı beslenme, Grup II’deki bireylere ise zaman kısıtlı beslenme müdahalesi uygulanmıştır. Çalışmanın başlangıcı, 4.haftası ve sonunda bireylerin antropometrik ölçümleri ve biyokimyasal parametreleri değerlendirilmiştir. Diyet müdahalesinin iki periyodunu da toplam 20 kişi tamamlamıştır. Antropometrik ölçüm, vücut analizi ve deri kıvrım kalınlıklarının zamana göre gruplar içindeki değişimlerine bakıldığında, her iki beslenme düzeninde vücut ağırlığı, beden kütle indeksi, bel çevresi, kalça çevresi, bel/boy oranı, biseps deri kıvrım kalınlığı, triseps deri kıvrım kalınlığı ve vücut yağ kütlesindeki ortalama değişim istatistiksel açıdan önemli saptanmıştır (p<0.05). Ancak vücut kas kütlesi ve vücut su kütlesindeki ortalama değişimlerin sadece zaman kısıtlı beslenme düzeninde istatistiksel açıdan önemli olduğu görülmüştür (p<0.05). Serum açlık kan glukozu, serbest zamanlı beslenme düzeninde önemli düzeyde azalma göstermiştir (p<0.05). Zaman kısıtlı beslenme düzeninde, serum HDL – kolesterol ve leptin düzeylerindeki azalma istatistiksel olarak önemli bulunmuştur (p<0.05). Biyokimyasal parametreler üzerinde, farklı beslenme düzenleri arasındaki ilişkiye bakıldığında ise, istatistiksel açıdan önemli bir fark saptanmamıştır (p>0.05). Sonuç olarak, zaman kısıtlı beslenme düzeni serbest zamanlı beslenme düzenine göre, antropometrik ölçümler üzerinde daha fazla değişim sağlamasına rağmen, beslenme müdahaleleri arasında farklılık bulunmamıştır. Yeterli ve dengeli beslenme programlarının yanı sıra obezite tedavisinde zaman kısıtlı beslenme yaklaşımının uygulanması ağırlık kaybında ek bir yarar sağlayabilir.
Feeding time is a powerful synchronizer for peripheral oscillators that do not have a clear synchronizing effect on the suprachiasmatic clock. Limiting daily food intake to a specific time period has received a lot of attention in recent years as an alternative to energy restriction to assist weight loss and improve metabolic health. This study was planned and conducted to examine the effect of feeding time on circadian rhythm markers in individuals under weight loss diet. The study was carried out with volunteers who agreed to participate in the study among female individuals who applied to the Baskent University Ankara Hospital Endocrine Polyclinic between September 2019 and October 2020. This randomized crossover design study was conducted between the ages of 20 and 50, with a body mass index between 25 and 35 kg/m2, without any chronic disease, no a diet history in the last 6 months, and had regular night sleep (bedtime 22:00-00.00; awakening time 06: 00- 08:00), a total of 29 female individuals were included. Individuals were divided into 2 groups by randomization method, Group I (n=15) and Group II (n=14). Individual nutrition plans with energy restriction aimed at losing weight have been created for individuals. In the first 4 weeks, individuals in Group I were given "time-restricted feeding" diet intervention during from sunrise to sunset period, while individuals in Group 2 were given the "extended feeding" diet intervention, which gave them the opportunity to eat at any time of the day. At the end of the first intervention period, the groups were taken into a 1-week washout period and then extended feeding was given to the individuals in Group I and time restricted feeding was given to the individuals in Group II. The anthropometric measurements and biochemical parameters of the individuals were evaluated at the beginning, the 4th week and the end of the study. A total of 20 individuals carried out both periods of the dietary intervention. While examining the changes in anthropometric measurement, body analysis and skinfold thicknesses within the groups over time, mean change in body weight, body mass index, waist circumference, hip circumference, waist/height ratio, biceps skinfold thickness, triceps skinfold thickness and body fat mass in the both diet interventions were found to be statistically significant (p<0.05), however, mean changes in body muscle mass and body water mass were statistically significant only in the time-restricted feeding intervention (p<0.05). Serum fasting blood glucose observed a significant decrease in extended feeding intervention (p<0.05). The decrease in serum HDL - cholesterol and leptin levels was found to be statistically significant in time-restricted feeding intervention (p<0.05). The relationship between different diet interventions and biochemical parameters were found no statistically significant (p>0.05). As a result, although time-restricted feeding provided more changes on anthropometric measurements than extended feeding was no differences between nutritional interventions. In addition to adequate and balanced nutrition programs, the application of a time restricted feeding approach in the treatment of obesity may provide an additional benefit in weight loss.